Neler Yeni

Amerikalı bir PlayStation kullanıcısından

Katılım
27 Temmuz 2020
Mesajlar
24
Dahası  
Reaksiyon skoru
14
İsim
Çağrı
60 -70 senelik kısacık hayatımı , sadece doğduğum yer burası diye neden rahatımdan ödün vereyim ki?
18 yaşında 18 yıllık kısacık hayatında sen bu topraklarda özgür olarak doğ ve yaşa diye canını veren kişinin hatrına belki bir şeyler yapabilirsin.
Mesaj otomatik birleştirildi:

Evet kalmadı, bıktım ve yıldım. Bencil de ne dersen de umrumda değil.
Bencillik bu değil bencil diyemem bu duygusuzluk olabilir belki. Birazcık empati yapsan aslında anlayacaksın sende ama tarihimizi merak dahi etmiyoruz. 80 milyon insanın içinde sana da ihtiyacımız var, bir ülkenin geleceğini gençleri belirler.
 

T.P.G.

80+ Titanium
Katılım
25 Nisan 2020
Mesajlar
24,370
18 yaşında 18 yıllık kısacık hayatında sen bu toprakla özgür olarak doğ ve yaşa diye canını veren kişinin hatrına belki bir şeyler yapabilirsin.
Mesaj otomatik birleştirildi:


Bencillik bu değil bencil diyemem bu duygusuzluk olabilir belki. Birazcık empati yapsan aslında anlayacaksın sende ama tarihimizi merak dahi etmiyoruz. 80 milyon insanın içinde sana da ihtiyacımız var, bir ülkenin geleceğini gençler belirler.
Bakın haklısınız, ama bu şartlar altında ben burada yaşamak istemiyorum. Ya adamın 499 birime aldığını ben saçma sapan vergiler verip üstüne kur farkıyla 9500tl'ye almak zorundayım? Dünyada internet olarak 100 küsür sıralardayız, neden? Telekom'un tekelleşmesi ve belediyelerin kazım yaptırtmaması. Yani iş yine devlete kalıyor ama devlet bir şey yapmıyor.

Gençlerin elinden bu tarz teknolojik aletler ve imkanlar alınıyor.
Sen şimdi dandirik bir PC parçasına, bir laptopa o kadar vergi koyarsan dövizin düşük kalmasını sağlamazsan buna gençler zar zor erişir haliyle. Bizim o ABD'li obezlerden ne farkımız var? Adamlar destek çıkıyor gencine yaşlısına, iş imkanları da var ekonomin dünya sıralamasında ilk 5'ten düşmüyor. TR'de KTÜ'den ''BİRİNCİLİKLE'' Bilgisayar Mühendisliğini bitiren yakınım evde oturuyor. Neden peki, bil bakalım neden? İŞ YOK, EKONOMİ KÖTÜ, GENÇLERE DESTEK OLUNMUYOR

Şimdi diyelim iş bulduk, yazılımcıyız misal. Alacağımız maaş TR'de 6700tl. Az değil evet ama şimdi bak olaya.
Almanya'da ise emeklilik sigortan tam, sağlık sigortan vs. işveren payı.

Alacağın NET GELİR 2700 Euro
Münih'te yaşasan 700 euro 75m2 ev kirası ortalama
Kaldı 2000 euro
200 euro faturalar
250 euro gıda vs. tarzı şeyler
1550 Euro gibi bir miktar kalıyor.

Türkiye'de evin olduğunu varsayalım;
Faturalar 700tl'yi rahat buluyor kaldı 6000
Gıda olarak aylık 600tl rahat buluyor kaldı 5400
5400tl ile neler yapabiliriz?
Bir adet Iphone SE alabiliriz, nasıl fikir?
Kalır 400tl, belki sağda solda 2-3 gün arkadaşlarınla gezebilirsin, üstüne LCW, Defacto gibi yerlerden dandirik kıyafetler alabilirsin

Almanya'ya bakalım;
450-490 euro'ya Iphone SE alırsın 1000 euro kalır
1000 euro kaldı, e gezeceksin tozacaksın 400 euro çıkart oradan
600 euro kaldı
100 euro kenara atarsın, kalan 500 euro ile istediğini rahat rahat yaparsın.

''Bunlar tek kişilik harcamalardı''

Benim canımı sıkan başlıca nedenler bunlar. Benim burada kalmam için bir neden söyle bana lütfen.
Mesaj otomatik birleştirildi:

Ki bunlara ben verilen hizmet vs. katmadım, kabaca harcamalar sadece.
 
Katılım
27 Temmuz 2020
Mesajlar
24
Dahası  
Reaksiyon skoru
14
İsim
Çağrı
Bakın haklısınız, ama bu şartlar altında ben burada yaşamak istemiyorum. Ya adamın 499 birime aldığını ben saçma sapan vergiler verip üstüne kur farkıyla 9500tl'ye almak zorundayım? Dünyada internet olarak 100 küsür sıralardayız, neden? Telekom'un tekelleşmesi ve belediyelerin kazım yaptırtmaması. Yani iş yine devlete kalıyor ama devlet bir şey yapmıyor.

Gençlerin elinden bu tarz teknolojik aletler ve imkanlar alınıyor.
Sen şimdi dandirik bir PC parçasına, bir laptopa o kadar vergi koyarsan dövizin düşük kalmasını sağlamazsan buna gençler zar zor erişir haliyle. Bizim o ABD'li obezlerden ne farkımız var? Adamlar destek çıkıyor gencine yaşlısına, iş imkanları da var ekonomin dünya sıralamasında ilk 5'ten düşmüyor. TR'de KTÜ'den ''BİRİNCİLİKLE'' Bilgisayar Mühendisliğini bitiren yakınım evde oturuyor. Neden peki, bil bakalım neden? İŞ YOK, EKONOMİ KÖTÜ, GENÇLERE DESTEK OLUNMUYOR

Şimdi diyelim iş bulduk, yazılımcıyız misal. Alacağımız maaş TR'de 6700tl. Az değil evet ama şimdi bak olaya.
Almanya'da ise emeklilik sigortan tam, sağlık sigortan vs. işveren payı.

Alacağın NET GELİR 2700 Euro
Münih'te yaşasan 700 euro 75m2 ev kirası ortalama
Kaldı 2000 euro
200 euro faturalar
250 euro gıda vs. tarzı şeyler
1550 Euro gibi bir miktar kalıyor.

Türkiye'de evin olduğunu varsayalım;
Faturalar 700tl'yi rahat buluyor kaldı 6000
Gıda olarak aylık 600tl rahat buluyor kaldı 5400
5400tl ile neler yapabiliriz?
Bir adet Iphone SE alabiliriz, nasıl fikir?
Kalır 400tl, belki sağda solda 2-3 gün arkadaşlarınla gezebilirsin, üstüne LCW, Defacto gibi yerlerden dandirik kıyafetler alabilirsin

Almanya'ya bakalım;
450-490 euro'ya Iphone SE alırsın 1000 euro kalır
1000 euro kaldı, e gezeceksin tozacaksın 400 euro çıkart oradan
600 euro kaldı
100 euro kenara atarsın, kalan 500 euro ile istediğini rahat rahat yaparsın.

''Bunlar tek kişilik harcamalardı''

Benim canımı sıkan başlıca nedenler bunlar. Benim burada kalmam için bir neden söyle bana lütfen.
Mesaj otomatik birleştirildi:

Ki bunlara ben verilen hizmet vs. katmadım, kabaca harcamalar sadece.
Almanya üzerinden örnek verdiğiniz için oradan devam edeceğim. Sovyetler birliğinin parçalanması 2. Dünya savaşı ve sonrası dönem sefalet içerisinde ne üretimin nede temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanması noktasında yeterli değildi Almanya. Savaş Almanya'nın tabiri caizse kanını emdi, O gençlerin psikolojisini geçim sıkıntısını, o ailelerin küflenmiş ekmek dahi bulmakta zorluk çektiği dönemleri düşünün. Umutsuzluk içerisinde adamlar sanayileşmede devrim yaptılar o gençler kısıtlı imkanlarla fabrikalar kurdu, ürün geliştirdi, kurmuş oldukları markalar dünya markası haline geldi, ve bunlar şu anki gibi dijital medya olmadan yapıldı.

Şimdi Almanya bu zamanki haline son 20-30 yıllık özverili çalışması ile geldi, Almanlar bayraklarına bağlıdır onlar Avrupa'nın içinde ellerinde bir çok kaçma imkanı varken bunu yapmadılar, kalıp savaştılar, çiftçisinden mühendisine kadar hepsi tek bir ortak nokta için mücadele verdi.

Her ülkenin zor zamanlar yaşadığı tarihsel süreçler vardır. Biz de bu zamanları yaşıyoruz belki fiziksel bir savaş yok ama ekonomik bir savaş olduğu aşikar, şimdi biz ne yapacağız o zaman, hepimiz bu ülkeden umudunu keser elini taşın altına koymazsa hangi kimlik ile yaşamaya devam ederiz. Kaçtığımız ülkede bizi kim benimser kim sever sayar, yapılan ırkçılığın zaten haddi hesabı yok o konulara girmiyorum bile.

Eğer ülke bu durumda ise bu hepimizin suçu, bozduğumuz şeyi tamir etmekte en asli görevimiz. Kurtuluş savaşında can verenler bu bilinçle gittiler cepheye, Atatürk bu sorumluluk duygusuyla bu memleketi gençlere emanet etti. Askerimiz sınır da teröristlere karşı bu aidiyet duygusuyla vatanı koruyor. Bizlerinde bu ortamda bir şeylerin ucundan tutmak bence en asli görevi olmalı.

Benim vicdanım rahat değil, vicdanı rahat olan ne istiyorsa yapsın bazı şeyler zorla yapılmamalı yapılırsa zaten yapılan işin bir önemi kalmıyor.

İyi ve mutlu günler diliyorum.
 

T.P.G.

80+ Titanium
Katılım
25 Nisan 2020
Mesajlar
24,370
Almanya üzerinden örnek verdiğiniz için oradan devam edeceğim. Sovyetler birliğinin parçalanması 2. Dünya savaşı ve sonrası dönem sefalet içerisinde ne üretimin nede temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanması noktasında yeterli değildi Almanya. Savaş Almanya'nın tabiri caizse kanını emdi, O gençlerin psikolojisini geçim sıkıntısını, o ailelerin küflenmiş ekmek dahi bulmakta zorluk çektiği dönemleri düşünün. Umutsuzluk içerisinde adamlar sanayileşmede devrim yaptılar o gençler kısıtlı imkanlarla fabrikalar kurdu, ürün geliştirdi, kurmuş oldukları markalar dünya markası haline geldi, ve bunlar şu anki gibi dijital medya olmadan yapıldı.

Şimdi Almanya bu zamanki haline son 20-30 yıllık özverili çalışması ile geldi, Almanlar bayraklarına bağlıdır onlar Avrupa'nın içinde ellerinde bir çok kaçma imkanı varken bunu yapmadılar, kalıp savaştılar, çiftçisinden mühendisine kadar hepsi tek bir ortak nokta için mücadele verdi.

Her ülkenin zor zamanlar yaşadığı tarihsel süreçler vardır. Biz de bu zamanları yaşıyoruz belki fiziksel bir savaş yok ama ekonomik bir savaş olduğu aşikar, şimdi biz ne yapacağız o zaman, hepimiz bu ülkeden umudunu keser elini taşın altına koymazsa hangi kimlik ile yaşamaya devam ederiz. Kaçtığımız ülkede bizi kim benimser kim sever sayar, yapılan ırkçılığın zaten haddi hesabı yok o konulara girmiyorum bile.

Eğer ülke bu durumda ise bu hepimizin suçu, bozduğumuz şeyi tamir etmekte en asli görevimiz. Kurtuluş savaşında can verenler bu bilinçle gittiler cepheye, Atatürk bu sorumluluk duygusuyla bu memleketi gençlere emanet etti. Askerimiz sınır da teröristlere karşı bu aidiyet duygusuyla vatanı koruyor. Bizlerinde bu ortamda bir şeylerin ucundan tutmak bence en asli görevi olmalı.

Benim vicdanım rahat değil, vicdanı rahat olan ne istiyorsa yapsın bazı şeyler zorla yapılmamalı yapılırsa zaten yapılan işin bir önemi kalmıyor.

İyi ve mutlu günler diliyorum.
Benim vicdanım gayet rahat.

Bakın eğer karşıma geçip bana derseler ki sana 2 seçenek veriyoruz, ya yurt dışına gidersin ya da ben sana burada şu şu imkanları sağlarım şu kadar maaş alırsın böyle böyle vs. ben burada kalırım. Ciddiyim kalırım, ama bunu yapmıyorlar işte. Ben şu an bir firma kursam kaç senede büyüyeceği gelişeceği belli değil. Anı kurtarmayı tercih edeceğim.
 

4101995

80+ Gold
Katılım
4 Ağustos 2020
Mesajlar
6,360
En İyi Cevap
24
Almanya üzerinden örnek verdiğiniz için oradan devam edeceğim. Sovyetler birliğinin parçalanması 2. Dünya savaşı ve sonrası dönem sefalet içerisinde ne üretimin nede temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanması noktasında yeterli değildi Almanya. Savaş Almanya'nın tabiri caizse kanını emdi, O gençlerin psikolojisini geçim sıkıntısını, o ailelerin küflenmiş ekmek dahi bulmakta zorluk çektiği dönemleri düşünün. Umutsuzluk içerisinde adamlar sanayileşmede devrim yaptılar o gençler kısıtlı imkanlarla fabrikalar kurdu, ürün geliştirdi, kurmuş oldukları markalar dünya markası haline geldi, ve bunlar şu anki gibi dijital medya olmadan yapıldı.

Şimdi Almanya bu zamanki haline son 20-30 yıllık özverili çalışması ile geldi, Almanlar bayraklarına bağlıdır onlar Avrupa'nın içinde ellerinde bir çok kaçma imkanı varken bunu yapmadılar, kalıp savaştılar, çiftçisinden mühendisine kadar hepsi tek bir ortak nokta için mücadele verdi.

Her ülkenin zor zamanlar yaşadığı tarihsel süreçler vardır. Biz de bu zamanları yaşıyoruz belki fiziksel bir savaş yok ama ekonomik bir savaş olduğu aşikar, şimdi biz ne yapacağız o zaman, hepimiz bu ülkeden umudunu keser elini taşın altına koymazsa hangi kimlik ile yaşamaya devam ederiz. Kaçtığımız ülkede bizi kim benimser kim sever sayar, yapılan ırkçılığın zaten haddi hesabı yok o konulara girmiyorum bile.

Eğer ülke bu durumda ise bu hepimizin suçu, bozduğumuz şeyi tamir etmekte en asli görevimiz. Kurtuluş savaşında can verenler bu bilinçle gittiler cepheye, Atatürk bu sorumluluk duygusuyla bu memleketi gençlere emanet etti. Askerimiz sınır da teröristlere karşı bu aidiyet duygusuyla vatanı koruyor. Bizlerinde bu ortamda bir şeylerin ucundan tutmak bence en asli görevi olmalı.

Benim vicdanım rahat değil, vicdanı rahat olan ne istiyorsa yapsın bazı şeyler zorla yapılmamalı yapılırsa zaten yapılan işin bir önemi kalmıyor.

İyi ve mutlu günler diliyorum.
Doğru yönetim ve ileri düşüncelere yakın bir şekilde destekli kurulan bir düzen? Dostu biz burada siyası kavgalar yaparken adamlar sanayisini geliştiriyordu çarpık yönetim ne savaşta ölen askerlerin ne de bu ülke için savaşmış Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının suçu. O dönemden kalma demir yollarını kullanıyoruz ki bir araştırın ekonomideki en önemli faktörleri sanayileri kaçı yakın dönemde kurulmuş? Yani demem o ki kimse TR’de yaşamak zorunda değil yönetimler insanlara eziyet çektirirken sırf sağcı/solcusun diye seni zamanında sokaklarda dövesiye öldürürken bu sistem kimse burada yaşamak zorunda değil o insanlar emin ol ülke bu hale gelsin diye savaşmadı... Biz zeki değilmiyiz sanıyorsun tarih boyunca sayılamayacak bilim insanları çıkaran Türkler mi zeki değil? Komiktir ki hayır bilime katkıda bulunan tübitak (!) organik hoşaf deneyini seçerken mi? Yok canım neyse benim fikrim insanlar kendilerini yurt dışında geliştirip Türkiye’de parlamalı ki millet ışık görsün üzerindeki perdeleri kaldırsın. Ama kimseye geri dön diyemem ve kimse kusura bakmasın ki geri dönmeyen kişi de atasına saygısızlık yapan kişi değildir tam aksine o ülkede Türklerin de zeki ve çalışkan olduğunu gösteren kişidir. Saygısız olan da kimdir bilir misin? Avrupa suriyelileri almıyor diye eleştirip türkiyeye ismi cismi belli olmayan milyon tane kendi ülkesinde bile dilencilik yapan yan kesen insanları alandır. Sokakta hilafet yürüyüşü yapanlar var ya hani onlar, hani şu şey en mutlu gününde (evlenirken) arabanın önüne sülük gibi yapışıp para isteyecek alanlar var tanır mısın? Ha onları bu ülkeye kayıtsız şartsız alıp buna iyilik diyenlerdir. Neyse rahatladım biraz arada konuşmak lazım. Ama tabii ki benim de fikrim kendini geliştirip sonra ülkesini geliştirenlerden yana.
 

BMW_M4

80+ Bronze
Katılım
5 Haziran 2020
Mesajlar
1,684
Son düzenleme:
Yeni mesajlar Yeni Konu Aç      

SON KONULAR

Çevrim içi yöneticiler

  • B1L0
    Hayırlı forumlar

Forum istatistikleri

Konular
912,067
Mesajlar
8,347,128
Üyeler
141,527
Son üye
Azercan
Top Bottom